Ülker Grubu üst düzey yöneticilerinden 36 yaşında ki hastamız, hastanemize başvurarak kilolarından kurtulmak istediğini anlattı. 36 yaşında ve iki çocuk babası genç hastamızın üniversite dönemine kadar aslında bir kilo problemi yoktu, taki üniversite döneminde kötü beslenme ile birlikte hızla kilo almaya başlayana kadar. Kilolarından kurtulmak için uzun bir süre diyetler denedi ancak sürekli diyet yapmaktan yorulduğunu, çünkü yaptığı diyetlerin kilo vermesini sağladığını fakat en ufak bir şekilde diyete ara vermesi durumunda verdiği kilolardan çok daha fazlasını geri aldırdığını dile getirdi.
“Ben bir erkek olarak şişmanlığım yüzünden negatif ayrımcılığa maruz kaldığımı hissediyor ve düşünüyorsam, kadınları düşünemiyorum!”
Kilo alışım bir anda ve hızla oldu…
Tamamen düzensiz beslenme, geç saatlere kadar çalışma, az uyku derken baş edemediğim kilolara sahip oluverdim bir anda. Aile genetiğimde de ne yazık ki kilolu, onun da etkisi var bence.
Tüp Mide ameliyatına sizi iten durum sadece kilolu olmak mı? Yoksa başka sağlık sorunlarınız da var mıydı?
Fiziksel olarak kilo dışında bir problemim olduğunu hissetmemiştim, ama tetkikleri yaptırınca hipotiroidimin ve kolesterolümün çok yüksek olduğu check-up aşamasında öğrendim, hareket zorluğu yaşıyordum. Ama en çok beni etkileyen şey ise psikolojik olarak buna takmış olmamdı, çünkü kiminle el sıkışsam önce göbeğime bakıyordu. Benim için artık toplumdaki “zayıf olma” algısı inanılmaz bir şeydi. Din gibi, mezhep gibiydi. Şişman insanlar ve zayıf insanlar olarak ikiye ayrılıyordu sanki tüm insanlık. O kadar takmıştım ki bu duruma anlatılamaz… Çünkü benim gibi yoğun çalışan insanlar ne beslenmelerine dikkate edebiliyorlar ne de spor aktivitelerine zaman ayırabiliyorlar. Ama iş dünyasında da benim için algı artık “ne kadar zayıfsan o kadar başarılısın” olmuştu.
“İş dünyasında şişmanlar ve zayıflar olarak negatif ayrımcılığa maruz kalınıyor!”
Peki, tüp mide ameliyatını nasıl duydunuz ve bu ameliyata nasıl karar verdiniz?
Çok uzun yıllar birlikte çalıştığım bir arkadaşım da bu ameliyatı oldu, ondan duydum. Ardından ameliyat fikrine kapılmamda önce diyetlerden yorulmam ve sürekli diyet yapıyor olmaktan bıkmam sebep oldu, daha sonra bu fikrin kesin karara dönüşmesi ise ameliyatı olmuş diğer insanları ve zayıflama süreçlerini takip etmemle oluşuverdi.
Ameliyatı araştırdıktan ve Optimed Hastanesine gelerek Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Serkan Ayhan’la görüşüp kararımı verdikten sonra ilk destekçim eşim oldu, benim için önemli bir destekti çünkü iki çocuğumuz vardı. Hatta doktorumuza da aynen bu şekilde sordum “iki küçük çocuğum var bu ameliyatın benim için ciddi bir riski var mı?”. Ciddi bir riski olmadığını öğrenince de iyileşme sürecini sordum çünkü çocuklar hareketli, onları kucaklamam, oynamam gereken zamanlarda neler yaşarım, bu süre ne kadar bir zaman dilimi içeriyor gibi sorularım oldu. Son olarak ta zayıflayacağımı bildiğim için, kalpte bir kas yani o da zayıflar mı diye merak ediyordum, neticede aldığım cevaplar beni mutlu etti. Artık sorularımda yanıt bulmuştu, kararımı verdim, masaya yattım. Perşembe ameliyat oldum, Pazartesi işimin başındaydım. Tam olarak anlatıldığı gibi yaşadım tüm süreci bu da benim için artı oldu.
Ameliyatınızın üzerinden ne kadar zaman geçti, neler değişti sizin için?
Henüz 1 ay geçti, bu zaman zarfında 15 kilo verdim ve daha şimdiden mutluyum, kıyafetlerim olmuyor ama bu kez büyük geldiği için, bu bile çok güzel bir duyguymuş.
Ameliyat sonrası zorlandığınız bir şey oldu mu?
Sadece ameliyat sonrası sıvı beslenme süresinde biraz zorlandım, çünkü bir anda çiğneme hissini 10 gün kadar yok sayıyorsunuz. Ama buna bir zorluk denir mi? Denemez dense bile inanın değer. Eskiden sürekli bir şeyler yiyen, ağzı boş durmayan bireydim, açlık ya da doymama değil ama hazcılık sürecine geçmiştim artık öyle bir şey kalmadı.
Kilolu insanlara önerileriniz var mı?
Evet, var, eğer diyet ya da sporla defalarca deneyip deneyip kilo vermeyi beceremiyorlarsa hiç kendilerini zorlamasınlar ve tüp mide ameliyatı olsunlar diyebilirim, çünkü diğer türlü ya kilolusunuz hayat kaliteniz zaten düşmüş oluyor ya da sürekli diyet ve sporla uğraşıyorsunuz ama başarılı olamadığınız için psikolojik olarak çöküp yine hayat kalitenizi düşürüyorsunuz. Bu o kadar zor bir ameliyat değil, doğru hastaneyi ve doktoru seçip olsun kurtulsunlar diyorum.
Son olarak hastanemizden ayrılırken “Op. Dr. Serkan Ayhan’a ve Optimed hastanesine ve tüm kat çalışanlarına çok teşekkür ediyorum, çünkü benimle ilgilenmenin yanı sıra iki çocuğum ve eşimde o süreçte benimle birlikte burada kaldılar, hem bana hem aileme çok iyi bakıldı, kendimizi evimizde gibi hissettik.” Diyerek teşekkürlerini paylaştı.